BENZER KONULAR

İstanbul’un Doğal Güzellikleri

Bursa’nın Doğal Güzellikleri

ERENLER EVLİYALAR VE ŞEHİTLER ŞEHRİ KASTAMONU

Merhaba değerli takipçilerimiz bir gezi güncesi ile daha karşınızdayım. Bu yazımda Ülkemizin güzide kentlerinden olan Kastamonu ilimizin Tarihi, Doğal ve Turistik mekanlarından bahsederken aynı zamanda Kastamonu tarihi hakkında da bilgi ve Kastamonu’nun Neleri Meşhurdur sorularının yanıtlarını vereceğim.

Kastamonu, Batı Karadeniz bölgesinde yer alan kültürel zenginlikleri ve doğal güzellikleri ile tanınan bu bölgenin en önemli illerinden biridir. Karadeniz’ e kıyısı olan ilçeleri turizm yönünden oldukça faaldir. Kastamonu ayrıca tarihi açıdan da önemli bir şehirdir. Şapka inkılabı Atatürk tarafından 25 Kasım 1925 tarihinde Kastamonu da yapılmıştır. Bundan daha da geriye gidersek Osmanlı Devleti zamanında da Kastamonu var olan bir şehirdi. Bu yüzden birçok tarihi eseri de bünyesinde barındırır.

Kastamonu, kurtuluş savaşında verdiği şehitlerden dolayı şehitler şehri olarak da anılır. Kurtuluş savaşında en çok şehidin Kastamonu’ dan verildiği söylenir. Ayrıca şehir meydanında heykeli bulunan Şerife Bacı da Türk kadınının Kastamonu kadınının yiğitliğini gösteren en büyük kanıttır. Şehit Şerife Bacı cepheye cephane taşırken yağmur başlar ve o sırada sırtında taşıdığı çocuğunun üstündeki örtüyü alıp cephanenin üstüne örter ıslanmasın diye…

Kastamonu’nun gezilecek mekanları genelde eski zamandan kalan eserleridir. Bunların başında ise Kastamonu Kalesi, Saat Kulesi, Nasrullah Camisi ve meydanı, Aşıklı sultan türbesi vs. bazı türbeler camiler ve hanlar gelir. Şimdi detaylarıyla Kastamonu’ tanıtmaya başlayalım…

Kastamonu İsminin Hikayesi: Kastamonu ilinin adı konusunda halk arasında ve değişik çevrelerde dolaşan pek çok söylenti mevcuttur. Bu söylentiye göre Bizans tekfurunun kızı Moni kaleyi kuşatan Türk Komutanına aşık olmuş, bir gece kalenin anahtarlarını Türk Komutanına atmış, tam bu esnada babası tarafından yakalanmış, babası kızına öfkeyle “Kastın neydi Moni?” diye bağırmış ve zamanla bu söyleyiş Kastamonu haline dönüşmüş, yörenin adı da bundan böyle bu adla anılır hale gelmiştir.

Kastamonu Kalesi: Kastamonu’nun en önemli tarihi miraslarından birisi olan Kale, Kommenler Hanedanı zamanında 12. yüzyıl içerisinde Türklerin Bölgeye yaptıkları akınlar neticesinde yapılmıştır. 112 metre yükseklikteki bir tepenin üzerinde yer alan kale; güneyden kuzeye 155 metre, doğudan batıya 30 – 50 metre genişliğindedir. Kale zamanla yıpranması dolayısıyla belediye tarafından restore edilmiştir. Yerli ve yabancı pek çok turist kaleyi ziyaret etmektedir. Etrafına yapılan aydınlatma sayesinde de kale geceleyin çok hoş bir görüntüye sahiptir.

Saat Kulesi: Kastamonu Hükümet Konağı’nın arkasındaki, şehrin doğusunda bulunan yamaç üzerindeki Saat Kulesi’ni Kastamonu Valilerinden Abdurrahman Nureddin Paşa 1884-1885 yıllarında yaptırmış ve saatini de Avrupa’dan getirtmiştir. Saat Kulesi kare bir kaide üzerinde 12 mt. yüksekliğindedir. Günümüzde saat kulesinin bulunduğu tepeye belediye tarafından bir park yapılmış ve çevresi güzelleştirilmiştir. Şuan saat kulesi parkı olarak kuleyi de içine alaraktan kullanıma açılmıştır.

Nasrullah Camisi ve Nasrullah Meydanı: Cami ilk yapılışında altı kubbeli olup, 1746 yılında Kastamonulu Reis’ül Küttab Hacı Mustafa Efendi tarafından onarılmış ve mihrap yönünde üç kubbeli bir bölüm, batısına da aynalı tonozlu bölümlerden oluşan bir son cemaat yeri eklenmiştir. Bunun ardından Kastamonu Valisi Naşit Paşa da 1875 yılında camiyi onarmış ve bunu belirten iki kitabe camiye eklenmiştir.

Cami, etrafında park ve bankların olduğu yeşillendirilmiş bir alan içinde bulunur. Bahçesinde tarihi bir şadırvan vardır. Şadırvanında hikayesi şudur. Halk tarafından bu şadırvanın suyundan içenlerin Kastamonu’ ya yedi kez daha geleceklerine inanılır… Meydan çok egzotik  ve çok güzel bir atmosfere sahiptir.

Aşıklı Sultan Türbesi (Ayağı Yanık): bu türbenin özelliği, türbeye de ismini veren Âşıklı Sultan’ın çürümemiş bedeninin ayak tarafının camekân içerisinde gösterilmesidir. Bu türbeye ait birbirine benzer birkaç söyleşi bulunmaktadır. Âşıklı Sultan’ın kendisi Bizans’ın elinde bulunan Kastamonu’yu ve kalesini ele geçirmek için gelen Türk birliklerinin komutanıdır. Savaş sırasında şu anda Türbesinin bulunduğu yerin yakınlarında şehit düştüğü için buraya gömülmüştür. Cumhuriyetin ilk yıllarında türbe ve civarında çıkan bir yangın sırasında, kendisi dönem valisinin uykusuna girerek “Ben yanıyorum, kalk yangını söndür” der. Bunun üzerine vali hemen uyanarak bölgedeki yangının söndürülmesini sağlar. Bu türbe Kastamonu’ da en çok ziyaret edilen yerler arasındır.

Yılanlı Cami: Nasrullah Meydanı’nın yakınındaki cami, Abdülkadir Geylâni Hazretleri’nin torunlarından Abdülfettah-ı Veli tarafından 1271 yılında küçük bir külliye olarak inşa ettirilmiş. 1827 veya 1837 yılında çıkan yangından sonra ikinci defa yaptırılmış.

Caminin adıyla ilgili halk arasındaki yaygın rivayetse şöyle: Eskiden burası dere kenarında, yılanların bol olduğu metruk bir yermiş. Şeyh Abdülkadir Geylâni Hazretleri’nin torunlarından Abdülfettah Veli buraya yerleşmiş. Yılanları toplar, bir bohçayla uzaktaki bir derenin yanına götürüp “Kaybolun” der, yılanlar da yok olurmuş. O dere Kayıplar Deresi olarak adlandırılırken, şeyhin bulunduğu yer Yılanlı, yaptırdığı cami de Yılanlı Cami olarak adlandırılmış.

Ilgaz dağı: Ilgaz Dağları, Batı Karadeniz Bölgesi’nde bulunan sıradağlardır. Ilgaz Dağı’nın en yüksek doruğu Kastamonu’nun 30 km kadar güneyindeki Büyük Hacettepe’sidir. Yılın altı ayında karlarla kaplı olan Ilgaz Dağları, kış sporları imkanlarına da sahiptir. Ilgaz Dağı, kış sporları ve turizmi bakımından son dönemlerde önemini artmıştır. Yapılan tesisler ve oteller bunu sağlamıştır. Bu otellerden biri olan Ilgaz Doruk Otel’in de konaklama imkanlarıyla birlikte kayakçılar için mekanik tesisler ve pistler mevcuttur. Ilgaz dağı Doruk Mevkii’nin güney ve kuzey yamaçlarında yer alan ve birbirlerine çok yakın olan tesisler, Milli Park sınırları içerisinde kalmakta ve iki ilin insanlarının yanı sıra, başta Ankara olmak üzere çevre illerden gelenlere hizmet vermektedir.

Loç Vadisi: Bunlar haricinde Cide, Abana, İnebolu gibi ilçelerinin Karadeniz’ e kıyısı vardır. Özellikle Cide sahilleri ve tabiatıyla meşhurdur. Cide’ en meşhur yeri Loç Vadisidir. Vadi, dünyada sadece bu bölgede yetişen 29 tür bitkiye ev sahipliği yapmaktadır. Bu özelliğinden dolayı Loç Vadisi milli park olma yolundadır.

Valla Kanyonu: Kastamonu’nun Pınarbaşı ilçesine bağlı olan Valla kanyonu dünyanın geçilmesi en zor dört kanyonundan biridir. Teçhizatsız asla geçilmesi mümkün değildir.bu kanyonda bulunan sarp kayalıklar bir sürü yırtıcı kuşun barınağı olmuştur. Valla Kanyonu 1994 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’nden gelen 4 öğrencinin burada kaybolup, 14 gün sonra Cide ilçesinden çıkmaları ve burasını Vahşi Cennet olarak tanımlamaları ile basında yer almış, doğa severlerin ziyaret yeri haline gelmiştir.

KAYNAK:https://www.renklisitem.com/kastamonunun-dogal-guzellikleri.html