14 Bolunun Doğal Güzellikleri

Bolunun Doğal Güzellikleri

 

YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI

Batı Karadeniz Bölgesi’nde Bolu’nun 42 km. kuzeyinde Zonguldak’ın güneyinde yer alan Milli Parka Ankara–İstanbul karayolunun 152. km’sindeki Yeniçağa ve 190. km’sindeki Bolu’dan kuzeye ayrılan yollarla ulaşılır. Kışın Bolu–Yedigöller güzergâhı (karla) kapalı olduğundan ulaşım sadece Yeniçağa–Mengen–Yazıcık üzerinden yapılır.

YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI


2019 hektar büyüklüğündeki Yedigöller Havzası, 1965 yılında milli park olarak korumaya alınmıştır. Havza kayan kütlelerin vadilerin önlerini kapatması sonucu oluşan, yüzeysel ve yeraltı akışlarıyla birbirine bağlı, kuzeyden güneye 1500 m. mesafede sıralanmış 7 gölden oluşmuştur. Milli park içindeki “Köyyeri” mevkiinde yeni Bizans dönemine ait bulunan kalıntılardan, eski dönemlerde bölgenin bir yerleşim yeri olduğu anlaşılmaktadır.
Milli park bünyesinde Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl olarak 7 göl vardır. Bu göller aralarında 100 m. yükselti farkı bulunan iki plato üzerindedir. Ortalama 780 m. yükseklikte olan platodaki göllerin en büyüğü Büyükgöl’dür. En derin yeri ise 15 m’dir. Büyükgöl’ün güneydoğusundaki Deringöl, 20 m. uzunluğundaki akan bölümü ile Büyükgöl’e bağlıdır.

YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI

Büyükgöl, Yedigöller’de canlı alabalık yetiştirilmesi için damızlık amaçlı kullanılmaktadır. Ülkemizde ilk alabalık üretme istasyonu 1969 yılında burada kurulmuştur. Büyükgöl’ün kuzeyinde ise Seringöl bulunmaktadır.
Diğer platodan 100 m. yükseklikteki platonun en geniş gölü Nazlıgöl’dür. Dibinden sızdırdığı bol miktardaki su, gölün kuzeydoğusunda yüzeye çıkarak bir şelalenin oluşmasına sebep olduğundan “Şelale Gölü” adı da verilir. Aynı platoda Sazlıgöl, İncegöl ve Küçükgöl bulunur. Kuzeyden güneye doğru alçalma gösteren bölgede, en yüksek yer 1488 m. ile Eğrikiriş Tepesi, en alçak yer ise 465 m. ile Kirazçatı’dır.

YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI

Yedigöller Milli Parkı bilimsel inceleme ve araştırmalar için de kuvvetli bir altyapıya sahiptir. Çok sayıda bitki türünü içeren milli park, yurdumuzun en güzel, karışık doğal ormanlarına sahiptir. Başlıca ağaç türleri olan kayın, gürgen, meşe, kızılağaç, akçaağaç, karaağaç, titrek kavak, sarı ve kara çam, köknar, fındık, ıhlamur ve dişbudak ağaçları yüksek boylu ve düzgün gövdelidir. Porsuk gibi nesli azalmakta olan bitki türleri de mevcuttur.

Yaban hayvanlarından ayı, domuz, kurt, tilki, sansar, sincap, geyik, karaca ve tavşan ile kuşlardan yabani ördek, yabani güvercin ve keklik vardır. Milli Park sahasında 100’ün üzerinde kuş türü tespit edilmiştir. Bu özellikleriyle Yedigöller Milli Parkı tam bir doğa cenneti durumundadır. Her yıl mayıs-eylül dönemlerinde Büyükgöl ve Deringöl’de ücret karşılığı sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir. Göllerde göl alası ve gökkuşağı alabalığı vardır.

Yedigöller Milli Parkı içerisindeki “Kapankaya Manzara Seyir Yeri”ne çıkılarak gölleri ve eşsiz peyzaj güzelliklerini görmek mümkündür. Bu güzergâh üzerinde bir de anıt ağaç bulunmaktadır. Ayrıca, milli park içindeki geyik üretme istasyonu ziyaret edilebilir.
Sessiz ve sakin bünyesi, güzel manzaraları, değişik arazi şekilleri, yürüyüş yolları, şelaleleri, çeşitli cinste bitki ve ağaçlarla süslü yamaçlarıyla piknik, dinlenme, fotoğraf çekme, spor yapma ve kamp kurma gibi rekreatif faaliyetler yapılırken konaklama ihtiyacı Orman Bakanlığı’na ait 40 yatak kapasiteli bungalov evlerde sağlanabilir. Ayrıca, 1 hektarlık alanda çadırla veya karavanla konaklama da yapılabilir. Deringöl yanında bulunan balık üretme istasyonundan ücret karşılığı canlı alabalık alınabilir. Ziyaretçilere yıllık ortalama 40.000 adet balık satışı yapılmaktadır. Parkın ziyarete en uygun zamanı nisan-kasım ayları arasıdır.

ABANT GÖLÜ

ABANT GÖLÜ

Abant Gölü, Bolu’nun 34 km. güneybatısında Abant Dağları üzerinde tabii bir göldür.Ankara–İstanbul D–100 karayolunun ve TEM otoyolunun 203. km’sinden ayrılan 22 km’lik yol ile ulaşılmaktadır. Bolu’ya 34 km., Ankara’ya 225 km., İstanbul’a 258 km. uzaklıktadır. 125 hektar genişliğinde bulunan gölün denizden yüksekliği 1325 m’dir. Yer altı suları ile beslenir. En derin yeri 45 m’dir. Tektonik menşeli Abant Gölü ve çevresinin bitki zenginliği, ayrıca büyük bir açık hava rekreasyon potansiyeline sahip bulunması nedeniyle yörenin 1150 hektarlık bölümü, 1988 yılında “tabiat parkı” olarak koruma altına alınmıştır.
Göl çevresi zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Sarı ve karaçam, kayın, meşe, kavak, dişbudak, gürgen, söğüt, ardıç ağaçları ve ormangülü, ılgın, fındık, muşmula, papazkülahı, alıç, çobanpüskülü, kuşburnu, eğrelti, böğürtlen, çilek, nane, ahududu, sarmaşık, ısırgan, atkuyruğu ve çayır otları başlıca ağaç ve ağaççıkları oluşturur. Göl kenarı ve su içi de çeşitli su bitkileriyle ve nilüferlerle doludur.

Gölde bulunan ve endemik bir tür olan Abant alabalığı “Salmo trutta fario var abaticus” olarak literatüre geçmiştir. Balık meraklıları yılın belirli zamanlarında, ücret ödeyerek bu balığı avlayabilmektedir. 
Göl çevresindeki ormanlarda tavşan, tilki, çakal, kurt, ayı, domuz, geyik, karaca, sincap, gelincik;
Su kuşlarından; yaban kazları, yaban ördekleri, balıkçıl, sakarmeke, karabatak, turna;
Yırtıcılardan; şahin, doğan, atmaca, baykuş;
Diğer kuşlardan; toygar, alakabak, karatavuk, bülbül, ispinoz ve saka görülmektedir.


ABANT GÖLÜ

Yöre ormanları geyikler için en uygun yaşam ortamına sahiptir. Bu bölgedeki geyik varlığının normal bir seviyeye ulaşmasını sağlamak amacı ile Abant’ın doğusunda etrafı çevrili bir sahada geyik üretme istasyonu tesis edilmiş olup, tabii üretim çalışmaları özenle sürdürülmektedir. Her yıl bir miktar geyik doğal yaşama bırakılmaktadır.
Çevresi 7 km. olan ve yılın her ayı ayrı güzelliklere sahip bulunan gölde; piknik, kamping, sportif olta balıkçılığı, yürüyüş, bisikletle, faytonla, atla gezinti vazgeçilmez aktivitelerdir. Park girişinde bulunan satış reyonlarında ise bölgede doğal olarak üretilen gıdalar ve hediyelik eşyalar satılmaktadır.
Göl çevresinde bulunan Abant Palace Otel ve Büyük Abant Otel her türlü konfora ve aktiviteye sahip otellerdir. Ayrıca, özel idareye ait Göl Gazinosu ve kendin pişir kendin ye şeklinde hizmet sunan tesisler mevcuttur. Göle ulaşım, şehir merkezindeki terminalden her iki saatte bir kalkan dolmuşlarla mümkün olmaktadır.

GÖLCÜK

GÖLCÜK

Bolu'nun 13 km. güneyinde suni olarak yapılmış bir göldür. 45000 m² alana sahiptir. Çevresi de 1200 metredir. Etrafı çam ve köknar ağaçları ile kaplı olan gölün kışın kar altındaki görüntüsü de muhteşemdir. Alanda çocuklar için oyun parkı ve az da olsa piknik masaları mevcut. Göl kenarı tamamen arnavut kaldırımı ile kaplanmış, çevresi gayet temiz ve bakımlı. Gölün çevresi 1,5 km'dir. Gölün çevresindeki yürüyüş parkuru, el deymemiş doğal hayatın içinde yürürüş yapma imkanı sağlamaktadır.

KARTALKAYA KAYAK MERKEZİ

Kartalkaya kayak merkezi Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Bolu il merkezinin 38 km. güneydoğusunda, Köroğlu Dağı turizm alanı içerisinde yer almaktadır.
Kayak alanı 1850–2200 m. yükseklik kuşağı üzerinde bulunmaktadır. Yöre, yarı ılıman bir iklime sahiptir. Kartalkaya Kayak Merkezi ve çevresi orman örtüleri ile kaplıdır. Hakim rüzgâr yönü batı–kuzeybatıdır.
Alp kayağı, kayaklı koşu (cross-country) ve tur kayağı için uygun koşullara sahiptir. Yılın 4 ayı (15 Aralık-15 Nisan) kayak yapmak mümkündür. Ortalama 250 cm. kar kalınlığı vardır.
Kartalkaya’da, çeşitli aktiviteler sunan 3 adet otel mevcuttur. Kartalkaya’da toplam 28 adet pistin uzunluğu 30 km’yi bulmaktadır. Kartalkaya’daki 3 adet otelin toplam 1760 yatağı, 2 adeti telesiyej, 6 adeti teleski ve 3 adeti de baby-lift olmak üzere toplam 11 adet mekanik tesisi mevcut olup taşıma kapasitesi toplam 7000 kişi/saattir.

ESENTEPE ARKUT DAĞI KAYAK MERKEZİ

Gerede’nin kuzeyinde, 1300 m. yükseklikte, kış sporları ve kayak imkanına sahip bir otelin bulunduğu yerdir. Asırlık çam ağaçlarının bulunduğu Esentepe’ye bu isim bölgenin sürekli esmesi nedeniyle Atatürk tarafından verilmiştir. Esentepe'nin 4 km kuzeyinde Arkut Dağı'nda bulunan pistlerde kayak yapılmakta ve her yıl uluslararası kayak yarışmaları düzenlenmektedir
.

KORUNAN ALANLAR

Bolu Fındığı Tabiatı Koruma Alanı

Bolu Fındığı

Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Bolu merkezde Tekneci Havzası mevkiinde bulunmaktadır. Saha 460 hektar büyüklüğündedir. Sahaya Bolu-Yığılca karayolu ile ulaşılmakta olup Bolu’ya 35 km. mesafededir. Nesli tehlikeye düşmüş ve yalnız ülkemizde tabi yayılış gösteren Bolu fındığının çok büyük boy (25–30 m.) ve çapa (1 m.) sahip örneklerini ihtiva eden eşsiz bir ekosistem oluşu, geyik ve karaca gibi nadir yaban hayatı türlerinin sağlıklı bir popülasyonuna sahip bulunuşu ve çok çeşitli ağaç türlerinin mevcudiyeti özelliklerini oluşturmaktadır. Sahada Bolu fındığı dışında Uludağ göknarı, sarıçam, karaçam, meşe, kayın, titrek kavak, gürgen, karaağaç, çınar, ıhlamur, dişbudak bulunmaktadır. Geyik, karaca, ayı, kurt, tilki, domuz, tavşan, alabalık, sazan, yayın sahada bulunan başlıca hayvan türleridir.

Akdoğan (Ebe Çamı) Tabiatı Koruma Alanı

Akdoğan (Ebe Çamı)

Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Bolu merkez, Yenigüney köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Ankara–İstanbul E5 devlet karayolunun 168 km’sinden itibaren Yenigüney köyüne giden 2.5 km’lik yol ile Rüzgarlık mevkiine ise E5 karayolunun 172. km’sinden ayrılan 1 km’lik yol ile ulaşılmaktadır. Nadir ve tehlikeye düşmüş Ebe Çamının dünya üzerinde yegane tabii yayılış alanlarını teşkil etmesi ve bu sahalara eşsiz bir tabiat parçası özelliği vermektedir. Ebe çamı, karaçam, meşe sahadaki başlıca ağaç türlerini meydana getirmektedir. Domuz, tilki, gelincik, tavşan, sincap, kirpi, keklik, üveyik, tahtalı, kumru, guguk, baykuş, arıkuşu, ağaçkakan, saka sahada bulunan hayvan türleridir.

Kökez Tabiatı Koruma Alanı

Kökez Tabiatı Koruma Alanı

Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Bolu, merkez, Atacak mevkii sınırları içerisinde yer almaktadır. Saha, 324 hektardır. Bolu–Seben devlet karayolunun 18. km’sinden ayrılan orman yolu ile sahaya ulaşılabilinir. Çok yaşlı ve boylu Uludağ göknarı, kayından meydana gelen nadir ve bakir bir orman ekosistemi özelliğine sahip bulunmaktadır. Uludağ göknarı, kayın ve gürgen başlıca ağaç türlerini oluşturur. Ayrıca, yabani kiraz, çilek ve fındık gibi türlerde bulunmaktadır. Geyik, karaca, domuz, ayı, kurt, tilki, tavşan sahada bulunan hayvan türleridir.

Sülüklügöl Tabiatı Koruma Alanı 

Sülüklügöl Tabiatı Koruma Alanı

Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Bolu, Mudurnu, Akyo–Kuşkavağı köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Sülüklügöl Tabiatı Koruma Alanı; 809.5 hektarlık alanı kapsamaktadır. Sahaya; Bolu–Abant–Taşkesti 85 km., E5–Akyazı–Dokurcun 50 km., Bolu–Mudurnu –Taşkesti 100 km. ile, Ankara–Beypazarı–Nallıhan–Mudurnu üzerinden ulaşılabilir.
Sülüklügöl, ihtiva ettiği sulak saha ve orman ekosistemleri ve bu ekosistemlerde yaşayan bitki ve hayvan türü çeşitliliği ile eşsiz bir tabiat parçasıdır. Tektonik hareketler sonucunda çökmüş, ağaçların üst kesimleri su üzerinde kalarak ilginç peyzaj özelliği yaratmıştır. Karaçam, sarıçam, göknar, kayın, saplı meşe, sapsız meşe, palamut meşesi, titrek, kavak, akkavak, gürgen, çınar, ıhlamur, akçaağaç, kızılağaç, yaban kirazı, dişbudak başlıca ağaç türlerini oluşturmaktadır. Sahada; karaca, yaban domuzu, ayı, kurt, tilki, tavşan, atmaca, ağaç kurbağası bulunmaktadır. Bolu, Akçakoca, Demirciönü de Tabiatı Koruma Alanı içerisinde yer almaktadır. 

Akkaya Travertenleri

Akkaya Travertenleri

Bolu, Mudurnu karayolunun 9.km'de, Çepni köyü merkezinde bulunmaktadır. Bolu ve Batı Karadeniz Bölgesi’ndeki tek örnek olan, yapılaşmaya uğramamış, doğal yapısını aynen koruyan nadir çevrelerden biri olan Akkaya travertenleri, doğu–batı doğrultusunda 250 m. uzunlukta bir oluşum ve bu oluşumun 100 m. batısında 50 m. uzunlukta bir oluşum bulunmaktadır.

KAPLICALAR

Bolu Kaplıcaları

Bolu Kaplıcaları

Yüzyıllardan beri kullanılan Bolu kaplıcalarından Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde beğeniyle bahsedilmiştir. Şehir merkezine 5 km. mesafede, Karacasu beldesinde bulunan kaplıcalar, Seben Dağları eteklerinde, çevresi ormanlarla kaplı sakin bir dinlenme yeridir.
Doğal kaynaklı ve sondaj çıkışlı olan suyun sıcaklığı 42-44 C, Ph değeri ise 6,3’tür. Kaplıca suyu; bikarbonatlı (% 51,31 milival), sülfatlı (% 46,66 milival), kalsiyumlu (% 69,34 milival), magnezyumlu (% 19,18 milival), karbondioksitli (251,6 mg/lt) ve flüorürlü (1,9 mg/lt) bir bileşime sahiptir.

Resmi gerçek boyutunda görmek için tıklayın.

Resmin ismi:  bolu_kaplicalari_karacasu.jpg
Görüntüleme: 878
Büyüklüğü:  85.3 KB (Kilobyte)


Banyo ve içme kürlerine elverişli olan sular, romatizmal hastalıklara, deri, kan dolaşımı ve kalp hastalıklarına, solunum yolu hastalıklarına, kadın hastalıklarına, sindirim sistemi, safra kesesi, böbrek ve idrar yolları hastalıklarına, kemik ve kireçlenme rahatsızlıklarına, metabolizma ve beslenme bozukluklarına iyi gelmektedir. Büyük kaplıca suları 1767 mg/lt eriyik mineral değerine sahiptir.

Babas Kaplıcası

Babas Kaplıcası


Mudurnu’ya 5 km. mesafede, Gürçam köyü yakınında bulunan ve travertenler arasından çıkmakta olan kaplıca suyunun sıcaklığı 40 ºC’dir. Toprak kalevili ve bikarbonatlı olan su metabolizma hastalıkları ile romatizma, kadın, sindirim ve böbrek rahatsızlıkları üzerinde olumlu etkiler yapmaktadır.

Sarot Kaplıcası
Sarot Kaplıcası

Mudurnu’nun 30 km. kuzeybatısında Ilıca köyü hudutları içerisindedir. Suyun sıcaklığı 66 ºC’dir. 1500 yılı aşkın süredir kullanılmaktadır. Tarihi bir hamamı vardır. Acı sular grubuna girmektedir. İçme kürü şeklinde kullanıldığında idrar yolu ve böbrek rahatsızlıklarına, banyo olarak kullanıldığında ise romatizma hastalıklara iyi gelmektedir. Kaplıca yanında küçük bir konaklama tesisi bulunmaktadır.

Pavlu (Kesenözü) Kaplıcası

Pavlu (Kesenözü) Kaplıcası


Pavlu kaplıcaları, Seben ilçesinin 14 km. güneyinde, Kesenözü köyünde bulunur. 78 ºC sıcaklığa sahip olan kaplıca suyu banyo olarak yüzyıllardır kullanılmaktadır. Mide, safra kesesi, solunum ve dolaşım bozukluklarında olumlu etkileri olduğu bilinmektedir.

Çatak Kaplıcası

Göynük ilçesinin 30 km. güneydoğusunda dik yamaçlar arasında çok güzel bir vadide, Himmetoğlu köyü yakınındadır. Kaplıcanın 32 ºC sıcaklıkta olan suyu kalsiyum bikarbonatlıdır ve romatizma, siyatik gibi rahatsızlıklara iyi gelmektedir. Çevrede bulunan kalıntılardan Romalılardan beri kullanıldığı düşünülmektedir.
YAYLALAR

Aladağ Yaylaları

Aladağ Yaylaları

Bolu’nun 25 km. güneyindeki dağ yamaçları üzerinde, orman alanları arasında yer alır. Yemyeşil düzlükleri ile piknik için de ideal olan bu yaylalar çevresinde bulunan Orman İşletme Tesisleri, Aladağ İzcilik Kampı ve Göleti ile göz kamaştırıcı güzellikler sergiler. Kamp imkânlarının da olduğu başlıca yaylalar, Değirmenözü, Sarıalan, Gölcük, Ardıçtepe ve Üstyaka yaylalarıdır. 

Kızık Yaylası 

Kızık Yaylası, evlerinin değişik mimarisiyle dikkati çeker. Bu evler hiç çivi kullanmadan, çam ağaçlarından çatkılı, kenetleme ve birbirine geçme şeklinde yapılmıştır. Yerden yüksekçe yapılmış merdivenler, geniş ocakları ve kendine has eşyaları ile bu evler oldukça değişik özellikler taşırlar.

At Yaylası

At Yaylası

Bolu’nun 10 km. kuzeyinde 1150–1250 m. yükseltilerde 1–2 km. aralıklarla 7 adet yayla bulunmaktadır. Özellikle kirazı ile ünlü olan bu yayla grubunun etrafında meyve ağaçları vardır. Burada her yıl geleneksel kiraz bayramı şenlikleri yapılır. 

Sarıalan Yaylaları

Sarıalan Yaylaları

Bolu’nun 20 km. güneydoğusunda Kartalkaya yolu üzerinde, çevresinde 14 yaylanın bulunduğu bir yayla grubudur. Burada kamp, piknik ve trekking için uygun yerler vardır. Saraycık Yaylası kenarında bulunan gölet yöreye ayrı bir güzellik katmaktadır. Köroğlu Turizm Alanı 2. Gelişim Bölgesi içinde yer almaktadır.

Gerede Yaylaları

Gerede’nin güneyinde 1200–1500 m. yüksekliklerde bulunan bu yaylalar, Haşat, Zorpan ve Doğu Köroğlu Dağları üzerinde bulunan Dörtdivan Yaylaları’dır.
Kıbrısçık Yaylaları

Köroğlu Dağları’nın güney yamaçlarındaki düzlük alanlardaki, Belen, Karaköy, Kökez, Bölücekkaya, Karadoğan ve 1825 m. yükseklikte bulunan Devevira en önemli yaylalardır.
Mengen Yaylaları

Mengen ilçesinin doğusunda yer alan başlıca yaylalar, Sarıklı, Soğucak, Mile, Sepetçiler, Çelebioğlu ve Çiftçatak yaylalarıdır.
Mudurnu Yaylaları

İlçenin kuzeyi ve Abant Gölü güneyinde yer alırlar. Dedeler, Alpagut, Dodurga ve Dağyolu yaylaları en önemlileridir.
Göynük Yaylaları

1000–1500 m. arasında bir şeritte sıralanan yaylaların en önemlileri Karabey ve Kaşıkçı yaylalarıdır.

Seben Yaylaları

Seben Yaylaları


Kiraz Dağı çevresinde toplanmış, ortalama 1400 m. yükseklikte olan bu yaylaların en önemlileri Gerenözü ve Kıkık yaylalarıdır.
 
***KAYNAK;https://www.hemenogren.net/forum/turkiyedeki-dogal-guzellikler/211-bolunun-dogal-guzellikleri.html